eğitim öğretim ile ilgili belgeler > konu anlatımlı dersler > FEN BİLİMLERİ dersi ile ilgili konu anlatımlar

ELEMENT NEDİR TANIMI ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ ELEMENT ÇEŞİTLERİ ELEMENT SEMBOLLERİ (FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ KONU ANLATIM)

 

Elementler uluslar arası bilim dünyasında anlaşılması için Latin alfabesine göre adlandırılıp kullanılırlar. Her defasında elementlerin adlarını kullanmak yerine de bu adların ilk harfleri tercih edilir ve bunlara sembol denir.

 

Kısacası elementler sembollerle gösterilir.

 

Tabloda ilk 20 elementin, numaraları, adları ve sembolleri gösterilmiştir. Bunları öğreniniz.

 

Elementler sembollerle gösterilir fakat sembollerden, o elementin atomik yapıda mı, moleküler yapıda mı olduğu anlaşılmaz. Moleküler yapıda olan elementlerin kaç atomdan (bilgi yelpazesi.net) oluştuğunun anlaşılması için formüller kullanılır:

 

Örneğin hidrojen, oksijen ve iyot elementleri iki atomludur. Kükürt 8, fosfor ise 4 atomludur.

 

Hidrojen…..H                  Oksijen….O       İyot…I

 

Kükürt……..S                 Fosfor……P

 

Bileşikler de formüllerle gösterilir. Örneğin su:H O

 

2- ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ:

 

1- En küçük yapı birimleri atomlardır.

 

2- Aynı cins atomlardan oluşurlar.

 

3- Kendinden daha basit ve farklı maddelere ayrılamazlar.

 

4- Saf maddelerdir.

 

5- Sembollerle gösterilirler.

 

 

3- ELEMENT ÇEŞİTLERİ:

 

a) Atomik Yapıdaki Elementler:

 

Bazı elementleri oluşturan aynı cins atomlar doğada tek başlarına bulunurlar. Böyle atomlara sahip elementlere atomik yapılı elementler denir. Atomik yapılı elementlerin en küçük taneciği atomlardır.

 

Örnek: Demir, bakır, alüminyum, çinko, kurşun, altın gibi elementler atomik yapılıdır.

 

 

 

b) Moleküler Yapıdaki Elementler:

 

Bazı elementleri oluşturan aynı cins atomlar doğada ikili (veya daha fazla sayıda atomdan oluşan karmaşık yapılı) gruplar halinde bulunurlar. Böyle atomlara sahip elementlere moleküler yapılı elementler denir.

 

Moleküler yapılı elementlerin en küçük taneciği moleküllerdir.

 

Örnek: Hidrojen, oksijen, iyot, karbon, fosfor, kükürt, azot…

 

 

 

 

4- ELEMENTLERİN SEMBOLLERİ:

 

Günümüzde bilinen 118 element vardır. Bu elementlerin 92 tanesi doğada bulunurken geri kalanı da laboratuarlarda elde edilen yapay elementlerdir.

 

Elementler sembollerle gösterilir ve her elementin kendine özgü sembolü vardır. Element sembolü yazılırken;

 

=> Sembol tek harfli ise büyük harfle yazılır.

 

=> Sembol iki veya üç harfli ise ilk harf daima büyük, diğer harfler küçük yazılır. (Sembollerin iki veya üç harften oluşmasının nedeni, bazı elementlerin baş harflerinin aynı olmasıdır).

 

Elementlerin sembollerle gösterilmesinin nedeni, bütün Dünya’da ortak bir bilim dili oluşturmak, bilimsel iletişimi ve yazımlarını kolaylaştırmaktır. Elementlerin bütün Dünya’da kullanılan sembolleri aynı olmasına rağmen isimleri dillere göre farklıdır. (Türkçe, Rusça, Çince, Japonca da element isimleri farklı olmasına rağmen sembolleri aynıdır).

 

Elementler ilk bulunduklarında bir kısmına elementlerin özelliklerini belirten bir isim (hidrojene Latincede su üreten anlamına gelen hydro–genes, oksijene Latincede asit yapan anlamına gelen oxygenium, fosfora Latincede ışık veren phosphorus), bir kısmına elementi bulan bilim adamının ismi (Albert Einstein–Aynştaynyum–Es, Gregor Mendel–Mendelevyum–Md, Rutherford–Rutherfordiyum–Rf, Andre Marie Curi– Küriyum–Cm), bir kısmına (bilgi yelpazesi.net) gezegen ve yıldızların isimleri (Neptün–Neptünyum–Np, Plüton–Plütunyum–Pu, Uranüs–Uranyum–U), bir kısmına da çeşitli kıta, şehir ve ülke isimleri (Avrupa–Europyum–Eu, Amerika–Amerikyum–Am, Kaliforniya–Kaliforniyum–Cf, Fransa– Fransiyum–Fr) verilmiştir.

 

Elementlerin sembolleri belirlenirken, elementlerin Latince isimlerinin ilk veya ilk iki (üç) harfi kullanılmıştır.

 

 

 

5- SEMBOL VE FORMÜLÜN KULLANILMASI:

 

Elementler, atomik ve moleküler yapılı elementler olarak iki grupta incelenir. Atomik yapılı elementlerin en küçük yapı birimi atom, moleküler yapılı elementlerin de en küçük yapı birimi moleküldür.

 

Elementler sembollerle gösterilir. Elementin sembolüne bakıldığında o elementin atomik yapılı mı yoksa moleküler yapılı mı olduğu anlaşılamaz. Bu nedenle moleküler yapılı elementleri oluşturan moleküllerin kaç tane atomdan oluştuğunun belirtilmesi için bu elementler formüllerle gösterilirler.

 

Bileşiklerin en küçük yapı birimi moleküllerdir. Bileşiği oluşturan moleküllerde hangi atomdan ve kaç tane bulunduğunun belirtilmesi için bileşikler formüllerle gösterilir.

 

Sembolle gösterimde tek bir atom, formülle gösterimde en az iki atomun bulunması gerekir.

 

 

ÖRNEKLER:

 

1- Aşağıdaki elementlerden sembol ve formülle gösterilenleri belirleyin.

 

 

 

2- Aşağıdaki isimleri ve formülleri verilen bileşiklerde hangi elementten kaç tane bulunduğunu belirleyin.

 

 

 

NOT:

 

1- Bilim adamları eski çağlarda (MÖ 500’lü yıllardan sonra) bütün maddelerin hava, toprak, su ve ateş gibi dört elementten oluştuğuna, bu elementlerin farklı şekillerde bir araya gelmesi sonucu da farklı maddeleri oluşturduklarına inanıyorlardı.

 

2- Bilim adamları eski çağlarda hava, toprak, su ve ateş olarak kabul ettikleri elementleri farklı biçimlerde çizilmiş dört üçgenle göstermişlerdir. Bunun nedeni Dünya’da ki bütün bilim adamlarının ortak bir sembol kullanmasının sağlanmaya çalışılmasıdır.

 

3- Büyücülük ve falcılık gibi gerçek dışı olaylar nedeniyle MS 1600 yılına kadar bütün maddelerin, element olarak nitelendirdikleri hava, toprak, su ve ateş gibi dört elementten oluştuğu fikri hüküm sürmüştür.

 

4- MÖ 400’lü yıllarda Democritus, maddelerin taneciklerden oluştuğunu savunmuş ve bu taneciklere atom adını vermiştir. Democritus, atom hakkındaki görüşlerini deneylere göre değil varsayımlara göre söylemiştir. Democritus, madde parçalara ayrıldığında en sonunda bölünemeyen bir tanecik elde edileceğini ve bu taneciğe atom denildiğini, bütün maddeler aynı tür atomlardan oluştuğunu, atomların görülemediğini ve görülemediği için bölünemediğini ve doğada bulunan maddelerin farklı olmasının nedenin maddeyi oluşturan atomların sayı ve dizilişi biçiminin farklı olmasından kaynaklandığını söylemiştir.

 

5- Orta çağlarda (MÖ 500’lü yıllardan MS 1600 yılına kadar) simya denilen bilim dalı ile uğraşanlar, bütün maddeleri altına dönüştürmeye çalışmışlardır. Simya denilen çalışmalar, 18. yüzyıldan sonra kimya bilimine dönüşmüştür.

 

6- 1650 yılında Robert Boyle, elementi daha basit maddelere ayrılamayan madde olarak tanımlamış ve hava, toprak, su ve ateşin element olmadığını söylemiştir. Hava, toprak, su ve ateşin element olmamasının nedeni, kendinden daha basit maddelere ayrılamayan maddeler olmamasıdır.

 

7- Elementlerin sembolleri ve Latince isimleri arasında ilişki vardır ve sembolleri genelde Latince simlerinin ilk veya ilki iki (veya üç) harfinden oluşur.

 

 

 

6- ELEMENTLERİN KULLANIM ALANLARI VE ÖZELLİKLERİ:

 

1- Hidrojen (H):

 

=> İlk olarak 1776 yılında Henry Cavendish tarafından keşfedilmiştir.

 

=> Hidrojen ismi ise Antoine Lavoisier tarafından verilmiştir.

 

=> Bilinen renksiz en hafif gazdır.

 

=> Suyun, canlıların ve petrol gibi birçok maddenin yapısında bulunur.

 

=> Roket yakıtı olarak kullanılır.

 

 

2- Helyum (He):

 

=> 1868 yılında Fransız Pierre Janssen ve İngiliz Norman Lockyer birbirinden bağımsız olarak helyumu keşfetmişlerdir.

 

=> 1908 yılında Heike Kamerlingh Onnes ilk sıvı helyumu elde etmiştir.

 

=> Helyum atmosferde çok az miktarda bulunur.

 

=> Güneş’te ve diğer yıldızlarda bol miktarda bulunur.

 

=> Renksiz bir gazdır.

 

=> Zeplin ve balon gibi hava taşıtlarının şişirilmesinde, roket yakıtlarının sıkıştırılmasında kullanılır. (Havadan daha hafif gaz olması nedeniyle).

 

 

3- Lityum (Li):

 

=> İlk olarak 1817 yılında Johann Arvedson tarafından keşfedilmiştir.

 

=> Gümüşümsü gri metalik renkte bulunan katı bir elementtir.

 

=> İlaçlarda, pil üretiminde, seramik ve cam yapımında kullanılır.

 

 

4- Berilyum (Be):

 

=> 1828 yılında birbirlerinden bağımsız olarak Friedrich Wöhler ve Antony Bussy tarafından elde edilmiştir.

 

=> Gri renklidir katıdır.

 

=> Uçak ve uzay araçlarının yapımında elektrik ve ısı iletkeni olarak kullanılır.

 

 

5- Bor (B):

 

=> 1808 yılında Humphry Davy, Gay–Lussac ve Thenard tarafından ilk defa elde edilmiştir.

 

=> Oda koşullarında katı halde bulunur.

 

=> Isıya dayanıklı renkli cam imalatında, seramiklerde ve roket yakıtlarında kullanılır.

 

 

6- Karbon (C):

 

=> Saf haldeyken karbon, elmas, grafit, is, kömür gibi (4 tane allotropu vardır) birçok çeşitli maddelerde bulunur.

 

=> Grafitin yapısı siyah, elmasın yapısı ise renksiz bir katıdır.

 

=> Yeryüzünde kömür, petrol, doğal gaz gibi maddelerin ve canlıların yapısında bulunup canlılar açısından çok önemlidir.

 

 

7- Azot (N):

 

=> Azot ilk olarak 1772 yılında Daniel Rutherford tarafından keşfedildi.

 

=> Renksiz ve kokusuz bir gazdır.

 

=> Canlılar için gerekli temel elementlerden biridir.

 

=> Sıvı azot soğutma amacıyla kullanılır.

 

=> Bazı azot bileşikleri tarımda gübre olarak kullanılır.

 

 

8- Oksijen (O):

 

=> Oksijen ilk olarak 1774 yılında Joseph Priestley ve Carl Wilhelm Scheele tarafından keşfedilmiştir.

 

=> 1781 yılında Lavosier, oksijenin havada bulunan ve yanmaya etki eden bir madde olduğunu keşfetmiştir.

 

=> Renksiz (bilgi yelpazesi.net) bir gazdır.

 

=> Canlıların yaşaması için gerekli temel elementtir.

 

=> Dalgıçların ve astronotların solunum yapmaları için kullandıkları oksijen tüplerinde bulunur.

 

 

9- Flor (F):

 

=> İlk defa 1886 yılında Henri Moissan tarafından elde edilmiştir.

 

=> Açık sarı renkli bir gazdır.

 

=> Diş macunları ve deodorantların yapısında bulunur.

 

=> Buzdolabı ve klimaların soğutma sisteminin çalışmasında kullanılır.

 

 

10- Neon (Ne):

 

=> Neon 1898 yılında William Ramsay ve Morris Travers tarafından keşfedilmiştir.

 

=> Renksiz bir gazdır.

 

=> Renkli reklam panolarının aydınlatılmasında ve televizyon tüplerinde kullanılır.

 

 

11- Sodyum (Na):

 

=> Sodyum ilk olarak 1877 yılında Humphrey Davy tarafından elde edilmiştir.

 

=> Yumuşak, kaygan bir metal olup gümüşümsü beyaz renkli bir katıdır.

 

=> Doğada en çok sofra tuzunun (sodyum klorürün) yapısında bulunur.

 

=> Kağıt, gıda, tekstil, kimya, sabun, cam ve metal gibi bir çok endüstriyel kullanılır.

 

 

12- Magnezyum (Mg):

 

=> 1755 yılında İngiltereli Joseph Black tarafından ilk olarak keşfedilmiştir.

 

=> Gümüşümsü beyaz renkli bir metaldir.

 

=> Oda koşullarında katı halde bulunur.

 

=> Hafif bir metal olduğu için hava taşıtlarının yapımında kullanılır.

 

=> Kurutulmuş meyvelerde bulunur.

 

 

13- Alüminyum (Al):

 

=> 1827 yılında Wohler tarafından bulunmuştur.

 

=> Alüminyum yumuşak ve hafif bir metaldir.

 

=> Mat, gümüşümsü renkli bir katıdır.

 

=> Mutfak araç gereçlerinin, elektrik kablolarının ve içecek kutularının yapımında kullanılır.

 

 

14- Silisyum (Si):

 

=> Silisyumun ilk keşfi 1824 yılında Berzelius tarafından gerçekleştirilmiştir.

 

=> Yeryüzünde en fazla bulunan elementlerden biridir.

 

=> Koyu gri renkli bir katıdır.

 

=> Kumda, kilde, cam yapımında ve yapı malzemelerinde bulunur.

 

 

15- Fosfor (P):

 

=> Fosfor ilk olarak 1669 yılında Hennig Brand tarafından keşfedildi.

 

=> Fosfor renksiz, beyaz, kırmızı ve siyah renklerinde bulunabilir.

 

=> Oda koşullarında katı halde bulunur.

 

=> Canlıların sinir ve kemik dokularında görevlidir.

 

=> Suni gübre yapımında kullanılır.

 

 

16- Kükürt (S):

 

=> Kükürt, antik çağda bilinen dokuz elementten biriydi. Kükürdün kimyasal bir element olduğunu 1777’de Lavoisier ortaya attı. 1810 yılında Gay Lussac ile Thenard tarafından deneysel olarak doğrulandı.

 

=> Sarı renkli tatsız, kokusuz bir maddedir.

 

=> Oda koşullarında katı halde bulunur.

 

=> Isı ve elektriği iyi iletemez.

 

=> Barut ve sülfürik asit yapımı ile kuru meyvelerde mikrop öldürücü olarak kullanılır.

 

 

17- Klor (Cl):

 

=> Klor ilk olarak 1774 yılında Carl Wilhelm Scheele tarafından keşfedildi. 1810 yılında ise Humphry Davy tarafından bugünkü ismi verildi.

 

=> Sarı–yeşil renkli zehirli bir gazdır.

 

=> Doğada en çok sofra tuzunun yapısında bulunur.

 

=> İçme sularında mikrop öldürücü olarak bulunur.

 

 

18- Argon (Ar):

 

=> 1785 yılında havada argon olduğu ilk defa Henry Cavendish tarafından iddia edilmiş ve 1894 yılında Lord Rayleigh ve William Ramsay tarafından keşfedilmiş.

 

=> Kokusuz ve renksiz bir gazdır.

 

=> Ampullerde ve flüoresan tüplerinde kullanılır.

 

 

19- Potasyum (K):

 

=> Potasyum ilk olarak 1807 yılında Humphrey Davy tarafından elde edilmiştir.

 

=> Gümüşümsü beyaz renkli bir katıdır.

 

=> Sıvı deterjan, gübre, barut, cam ve lens yapımında kullanılır.

 

 

20- Kalsiyum (Ca):

 

=> İlk olarak 1808 yılında Berzelius ve Pontin tarafından, daha sonra saf olarak ilk defa Humphry Davy tarafından elde edilmiştir.

 

=> Gümüş gibi parlak ve beyaz renkli bir katıdır.

 

=> Çimento, alçı, kireç gibi maddeler ile dişlerin ve kemiklerin yapısında bulunur.

 

 

21- Gümüş (Ag):

 

=> Gümüş elementinin keşfi tam olarak bilinmemekle birlikte altın ve bakır elementlerinden sonra keşfedilmiştir. Gümüşün MÖ 2500 yıllarında Çinliler ve Persler tarafından kullanıldığı belirtilmiştir.

 

=> Parlak, beyaz renkli bir katıdır.

 

=> Süs eşyası yapımında, diş dolgusu (amalgam) yapımında kullanılır.

 

 

22- Altın (Au):

 

=> Tarihte bilinen kayıtlara göre Mısır hükümdarları zamanında MÖ 3200 yıllarında, altın darphanelerde eşit boyda çubuklar halinde çekilerek para olarak kullanıldı.

 

=> Yumuşak, parlak sarı renkli bir katıdır.

 

=> Süs eşyası yapımında kullanılır.

 

 

23- Cıva (Hg):

 

=> Cıva çok uçucu bir element olduğu için oda sıcaklığında kolayca buharlaşabilir.

 

=> Gümüşümsü gri renkli bir sıvıdır.

 

=> Zehirli bir elementtir.

 

=> Herhangi bir yüzeye cıva döküldüğü zaman üzerine toz kükürt dökülmelidir.

 

=> Diş dolgusu (amalgam) yapımında ve termometrelerde kullanılır.

 

 

24- Bakır (Cu):

 

=> Tarihte ilk defa 10.000 yıl kadar önce Kıbrıs’ta rastlanmıştır.

 

=> Turuncu renkli yumuşak bir katıdır.

 

=> Mutfak ve süs eşyası yapımında kullanılır.

 

 

25- Nikel (Ni):

 

=> Nikel elementi ilk olarak 1751 yılında Axel Fredric Cronstedt tarafından keşfedilmiştir.

 

=> Gümüşümsü parlak renkli bir katıdır.

 

=> Arabaların kaplamalarında, musluklarda ve paslanmaz tencere yapımında nikel kullanılır.

 

 

26- İyot (I):

 

=> İyot elementi ilk kez Bernard Courtois tarafından 1811 yılında keşfedilmiştir.

 

=> Parlak, menekşe–siyah renkli bir katıdır.

 

=> Deniz ürünlerinde ve iyotlu sofra tuzlarında bol miktarda bulunur.

 

 

27- Çinko (Zn):

 

=> Çinko elementi 1746 yılında Andreas Maggart tarafından keşfedilmiştir.

 

=> Mavimsi, açık gri renkte, kırılgan bir katıdır.

 

=> Mutfak eşyalarının ve pilin yapımında kullanılır.

 

 

28- Demir (Fe):

 

=> Demir metalinin keşfi tam olarak bilinmemektedir.

 

=> Grimsi parlak renkli bir katıdır.

 

=> Element halindeki saf demir dövülebilir, ince tel ve levha haline getirilebilir.

 

=> İnşaat malzemesi ile günlük hayatta kullanılan bazı eşyaların yapımında kullanılır.

 

=> Marul ve pekmez gibi besinlerle kanın yapısında bulunur.

 

 

29- Kalay (Sn):

 

=> MÖ 3000 yıllardan beri kullanılan bir elementtir.

 

=> Gümüşümsü parlak renkli bir katıdır.

 

=> Mutfak eşyası yapımında ve metallerin kaplanmasında kullanılır.

 

 

30- Kurşun (Pb):

 

=> Keşfi tam olarak bilinmemektedir.

 

=> Mavimsi–beyaz renkte bulunan bir katıdır.

 

=> Yumuşak, ağır, zehirleyici, kolay dövülebilen bir maddedir.

 

 

NOT:

 

1- Elementi oluşturan taneciklerin renkleri, elementlerin renkleriyle aynı olmayabilir.

Taneciklerin renkleri yoktur. Tanecikler bir araya gelerek elementleri oluşturduklarında yani elementler görünür boyuta ulaştıklarında renkli görünürler.

 

2- Farklı maddeler de aynı elementlerden oluşabilir yani farklı maddelerde aynı cins elemenler bulunabilir. Ispanak ve bezelyede bulunan demir atomlarıyla, demir parçasında bulunan demir atomları aynı atomlardır.

 

3- Doğada bilinen 118 element olmasına rağmen bu elementler farklı şekillerde bir araya gelerek milyonlarca yeni madde yani bileşik elde edilir.

 

 

7- DOĞADA KULLANILAN ELEMENTLERİN BENZERLİĞİ:

 

Doğadaki canlı ve cansız varlıkların tamamı elementlerden oluşur. Canlı varlıkları oluşturan elementlerden bir kısmı aynı zamanda yeryüzünün yapısını da oluşturur. Aynı elementlerden oluştukları halde canlı vücudu, yeryüzü veya diğer (bilgi yelpazesi.net) maddelerin yapısı arasında farklılıkların bulunmasının nedeni, canlı vücudunu, yeryüzünü veya diğer maddeleri oluşturan elementlerin farklı sayı, çeşit ve şekillerde dizilmesidir.

 

NOT:

 

1- Canlı Vücudunu Oluşturan Element Çeşitleri ve Bunların Oranları:

 

=> Oksijen -> % 65

 

=> Karbon -> % 18

 

=> Hidrojen -> % 10

 

=> Azot -> % 3

 

=> Kalsiyum -> % 2

 

=> Fosfor -> % 1,1

 

=> Potasyum -> % 0,35

 

=> Kükürt -> % 0,25

 

=> Sodyum -> % 0,15

 

 

2- 70 Kg Kütleli İnsandaki Elementlerin Miktarları:

 

 

3- Yeryüzünde Bulunan Elementlerin Oranları:

 

=> Oksijen -> % 46,6

 

=> Silisyum -> % 27,7

 

=> Alüminyum -> % 8,1

 

=> Demir -> % 5,0

 

=> Kalsiyum -> % 3,6

 

=> Sodyum -> % 2,8

 

=> Potasyum -> % 2,6

 

=> Magnezyum -> % 2,1

 

 

 

Element, Bileşik Ve Karışımların Karşılaştırılması

 

Element

Saf maddelerdir.

Kendine özgü öz kütlesi vardır.

Fiziksel veya kimyasal yöntemlerle basit maddelere ayrışmaz.

Homojendir.

Kendilerine özgü E.N,  K.N vardır.

Yapıtaşı atomdur.

Aynı cins atomlardan oluşur.

Sembolle gösterilir.

 

 

Bileşik

Saf maddelerdir.

Kendine özgü öz kütlesi vardır.

Kimyasal yöntemlerle ayrışır. (elektroliz, ısıtma)

Homojendir.

Kendilerine özgü E.N,  K.N vardır.

Yapıtaşı moleküldür.

Farklı cins atom, aynı cins moleküllerden oluşur.

Formüllerle gösterilir.

Elementlerin sabit oranlarda birleşmesiyle oluşur.

Elementler özelliklerini kaybeder.

 

 

Karışım

Saf değillerdir.

Sabit öz kütlesi yoktur.

Fiziksel yöntemlerle ayrışır. (süzme, eleme,damıtma)

Homojen veya heterojendir.

EN, KN belirgin değildir.

Yapıtaşı atom veya moleküldür.

Farklı cins atom ve moleküllerden oluşur.

Belli formülleri yoktur.

Karışımı oluşturan maddeler arasında belirli oran yoktur. Her oranda karışabilirler.

 

Karışımı oluşturan maddeler özelliklerini kaybetmezler.

 

FEN BİLİMLERİ DERSİ İLE İLGİLİ KONU ANLATIMLAR” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<


FEN BİLİMLERİ DERSİ İLE İLGİLİ TEST SORULARI, SORU BANKASI” SAYFASINI
GÖRMEK İSTERSENİZ

>>>TIKLAYIN<<<


FEN BİLİMLERİ DERSİ İLE İLGİLİ YAZILI SORULARI” SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ

>>>TIKLAYIN<<<

Yorumlar

....

17. **Yorum**
->Yorumu: Bence çok güzel ben çok beğendim ha bu arada derslerin daha iyi oldu hepinize tavsiye ederim bilgiyelpazesi çok iyi bir yayın dır şimdilik grşrz
->Yazan: leman

16. **Yorum**
->Yorumu: Bende böyle bir tablo arıyodum
->Yazan: Ensar temür

15. **Yorum**
->Yorumu: ben bu sözlüden 5 alırım muhteşem bir şey
->Yazan: melisa abat.

14. **Yorum**
->Yorumu: Ben bu siteyi çok seviyorum.Sınavlarıma buradan çalışıyorum.Size böyle bir site kurduğunuz için çok teşekkür edip,hepinize bu siteyi büyük şekilde tavsiye ediyorum. :)
->Yazan: Sena.
->Yazan : damla otay
->Yorumu: sagolun ya bu bilgi sayesinde cok şey ögrendim.
->Yazan : mustafa
->Yorumu: bence çokkkk güzel olmus derslerime yardimci oldu.
->Yazan : derya
->Yorumu: güzel konu anlatimiyla derslerime harika yardici oldu :).
>Yazan: tugba
>Yorum: bence de güzel ama bizim okulda kötü ders güzel hoca kötü.
>Yazan: sila tek
>Yorum: süper ödevimi burdan yaptim çokgüzel bir site.
>Yazan: eda
>Yorum: çok tesekkürler ödevimi buradan yararlanarak yaptim..
>Yazan: sultan
>Yorum: ck beyndm cl gzel harika saolun.
>Yazan: zeynep
>Yorum: yaaaaaaaaaaaaaaaaa 3. yazilima burda çalistim haaaaaaaariiiikkkkkkkkkkkkkkaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa.
>Yazan: pinar
>Yorum: verdiginiz bilgiler ,için tesekkürler hepsi süper bilgiler.
>Yazan: leyla
>Yorum: her sey muhtesem olmus çok tesekkürlerrrrr.
>Yazan: hazal
>Yorum: bence çok güzel hazirlanmis derslerime çok yardimci oldu tesekkürlerrrrr.
>Yazan: emine
>Yorum: bence FEN BİLİMLERİ dersi çok güzel

>>>YORUM YAZ<<<

Adınız:
Yorumunuz: