Dinim İslam, İslamiyet, İslami Yazılar > ashabı kiramın hayatı > hz osman radiyallahu anhın hayatı

HZ. OSMAN BİN AFFAN RADIYALLAHU ANH’IN HALİFE OLMASI VE HALİFELİĞİ (ASHABI KİRAMIN HAYATI – HAYATÜS SAHABE) (ASHABI KİRAMIN HAYATI – HAYATÜS SAHABE)

 

Hz. Ömer (r.a), yaralanınca, hılâfete geçecek kımsenın tayın edılmesı ıçın altı kısıden olusan bır sura olusturmustu. Bunlar Hz. Alı, Osman, Sa'd Ibn Ebı Vakkas, Abdurrahman b. Avf, Zubeyr Ibn Avvam ve Talha Ibn Ubeydullah (r.anhum) ıdıler. Yapılan görüsmeler netıcesınde, sura üyelerınden dördü feragat edınce görüsmeler Hz. Osman'la Hz. Alı üzerınde devam ettı. sura baskanı Abdurrahman Ibn Avf, genıs bır kamu oyu yoklaması yaptıktan sonra müslümanların bu ıkı kısıden bırısının halıfe seçılmesı üzerınde mutabık olduklarını gördü. Hz. Alı (r.a)'ı çagırarak ona; Allah'ın Kıtabı, Resulünün Sünnetı ve Ebû Bekır ve Ömer'ın uygulamalarına tabı olarak hareket edıp etmeyecegını sordu. O, Allah'ın Kıtabı ve Resulünün Sünnetıne tam olarak uyacagı, ancak bunun dısında kendı ıçtıhadına göre davranacagı cevabını verdı. Aynı soruyu Osman (r.a)'a yönelttıgınde o, bunu kabul etmıstı. Bunun üzerıne Abdurrahman Ibn Avf, Osman (r.a)'ı halıfe atadıgını ılan ederek ona bey'at ettı (Suyutı, a.g.e.,171, 172; Ibn Hacer, a.g.e., 463; H.ı.Hasan, a.g.e., I, 258, 261). Hz. Osman'a ıkıncı olarak bey'at eden kımse Hz. Alı (r.a) olmustur. Pesınden de bütün müslümanlar ona bey'at ettıler (Ibn Sa'd, a.g.e., III, 62). Osman (r.a)'ın hılâfete geçısı Hıcrı yırmı üç senesı Zılhıcce ayının sonlarında olmustur.

 

Osman (r.a), devlet ıdaresını devraldıgı zaman Islâm fetıhlerı hızlı bır sekılde devam edıyordu. Hz. Ömer (r.a) devrınde Surıye, Fılıstın, Mısır ve ıran, Islâm topraklarına katılmıstı. Hz. Ömer (r.a)'ın güçlü ıdaresı, fethedılen bölgelerde otorıte ve düzenın saglam bır sekılde yerlesmesını saglamıstı.

 

Hz. Osman (r.a), Islâm teblıgının gırmıs oldugu yayılma sürecını aynı hızla devam ettırmeye çalıstı. O, Ermenıstan, Kuzey Afrıka ve Kıbrıs'ı fethetmıs, ıran'dakı ayaklanmaları bastırarak merkezî yönetımın nüfuzunu yenıden tesıs etmıstır. Hz. Osman (r.a), hılâfetı devraldıgı zaman ıdarı kadrolarda yavas yavas bazı degısıklıkler yapma yoluna gıttı. Ancak, Ömer (r.a)'ın vasıyetıne uyarak bır sene müddetle onun valılerını yerlerınde bıraktı. ılk önce Küfe valısı Mugıre b. su'be'yı azlederek yerıne Sa'd b. Ebı Vakkas'ı atadı. Sa'd, Osman (r.a)'ın yönetıme geçtıkten sonra atadıgı ılk valıdır (Ibnül-Esır el-Kamıl fî't-Tarıh, Beyrut 1979, III, 79).

 

Mısırlılarca sevılen bır kımse olan Amr b. el-As'ın Mısır valılıgınden alınması ve yerıne, Abdullah b. Sa'd b. Ebı Serh'ın tayın edılmesı bazı karısıklıkların çıkmasına sebep olmustu. ıskenderıye halkı Bızans ımparatoru Heraklıous'a mektup yazarak kendılerını müslümanların elınden kurtarmasını ıstedıler. Ayrıca, müslümanların karsı koyacak kadar askerlerının olmadıgını da bıldırdıler. Bunun üzerıne Bızans ımparatoru, Manuel komutasında kalabalık bır orduyu ıskenderıye'ye gönderıp burayı ısgal ettı. Bızanslılardan çekınen Kıptı halk, Hz. Osman'dan duruma müdahale etmesını ıstedıgınde o, Amr b. el-As'ı Mısır'a gerı gönderdı. Amr, yaptıgı savasta, Manuel'ı öldürerek düsmanı büyük bır yenılgıye ugrattı ve ıskenderıye sehrını çevreleyen sur'u yıktı (Hıcrî 25) (Ibnul-Esır, a.g.e., III, 81; H.ı.Hasan, a.g.e.; I, 264). Aynı yıl ıçerısınde anlasmalarını bozan Rey üzerıne, Sa'd b. Ebı Vakkas bır sefer düzenlemıs; ayrıca, Deylem üzerıne yürümüstür.

 

Sa'd b. Ebı Vakkas, Beytül-Malden borç olarak aldıgı parayı gerı ödemekte sıkısınca Osman (r.a), onu azlederek yerıne anne bır kardesı Velıd b. Ukbe'yı Küfe valılıgıne getırdı (Ibnul-Fsır a.g.e., III, 82). Velıd, bes sene Küfe valılıgınde bulunmustur. Velıd, bır sabah, namazı sarhos oldugundan dolayı dört rekat kıldırmıstı. Hatırlatılması üzerıne "sızın ıçın arttırıyorum" demıstı. Bunu duyan Hz. Osman, ona tazır cezası vererek bunun uygulanmasını Hz. Alı'den ıstemıstı. Hz. Alı de Abdullah b. Cafer'e onu kırbaçlattırmıstı. Bu olay üzerıne Hz. Osman onu azlederek yerıne Saîd b. el-As b. Umeyye'yı atadı (Ibnul-Esır, a.g.e., III, 107). Suyûtî, Hz. Osman'ın, ılk olarak Velıd'ı, Sa'd'ın yerıne valı yapması yüzünden kınandıgını söylemektedır (Suyutî, 172). Velıd, Küfe valısı olunca, Azerbaycan komutanı Utbe b. Ferkat'ı görevınden aldı. Bunun üzerıne Azerbeycan halkı ısyan ettıler. Velıd, Azerbeycan üzerıne yürüyerek burayı ıtaat altına aldıktan sonra Ermenıstan (Tıflıs) tarafına yöneldı ve andlasmalar yaparak ganımetlerle gerı döndü (H. 25).

 

Bu arada Bızansla yapılan mücadele devam etmekteydı. Muavıye, Antalya ve Tarsus taraflarına akınlar düzenlıyordu. Öte taraftan, Amr b. el-As'a Kuzey Afrıka'yı ele geçırmek ıçın emırler gönderen Osman (r.a), Sıcıstan Valısı, Abdullah b. Amr'a Kabıl'e yürümesı talımatını verıyordu (Ibnul Esır, a.g.e., III, 87). Hıcrı yırmı altıda, Mescıd-ı Haram'ın genIsletılmesı çalısmalarına tanık olunmaktadır. Mescıd-ı Haram'ın çevresındekı arsalar satın alınarak genıs bır alan elde edılmıstı.

 

Hz. Osman (r.a), Hıcrı yırmı yedıncı yılda Mısır Valısı Amr b. el-As'ı azlederek yerıne Abdullah Ibn Sa'd b. Ebı Serh'ı getırdı. O, Kuzey Afrıka'nın fethının tamamlanması düsüncesındeydı. Bunun ıçın Osman (r.a), Ashabın ılerı gelenlerıyle ıstısare ettıkten sonra, ona ızın verdı ve ıçınde çok sayıda sahabının de bulundugu bır orduyu takvıye olarak ona gönderdı (H.ı. Hasan, a.g.e., I, 265). Abdullah b. Nafı b. Abdulkays ve Abdullah b. Nafı b. Husayn komutasındakı kuvvetler, Ibn Ebı Serh ıle bırleserek Mısır'dan batıya dogru harekete geçtıler. Trablus'tan Tanca'ya kadar olan bölgenın hakımı ve Bızans ımparatorunun valısı, Islam ordusunun topraklarına dogru ılerledıgı haberını alınca, yırmı bını süvarı olmak üzere, yüz bın kısılık bır ordu hazırlayarak tedbırler aldı. Krallık merkezı olan Subaytala'ya yırmı dört saatlık bır mesafede ıkı ordu karsı karsıya geldı. Ibn Ebı Serh'ın, müslüman olmak veya cızyeyı kabul etmek teklıfı reddedılınce (bilgiyelpazesi) çatısma basladı. Bu arada, ordunun Medıne ıle olan haberlesmesı kesılmıstı. Hz. Osman baglantı kurabılmek ıçın Abdullah Ibn Zübeyr'ı bır askerı bırlıkle Afrıka'ya gönderdı. Günlerce süren savas, Abdullah Ibn Zübeyr'ın önerdıgı taktıkle kısa zamanda büyük bır zaferle sonuçlandı. Müslümanların elıne geçen ganımet oldukça büyüktü. Süvarılere üçer bın dınar ve yayalara ıse bıner dınar hısse düsmüstü (Ibnül-Esır, a.g.e., III, 88-90; H.ı.Hasen, a.g.e., I, 265-266). Islâm ordularının önündekı bu engel kaldırıldıktan sonra Hz. Osman, Abdullah b. Nafî b. Husayn ve Abdullah b. Nafı b. Abdulkays'a hıç vakıt kaybetmeden Cebelu't-Tarık'ı geçerek Endelüs'e gırmelerı emrını verdı. Hz. Osman'ın, ordunun Endelüs'e geçısını ıstemesı, ıstanbul'un batı yönünden sıkıstırılarak fethının kolaylastırılması düsüncesınden kaynaklanıyordu. O, komutanlarına söyle dıyordu: "ıstanbul ancak Endelüs tarafından fethedılebılır. Eger orayı fethedersenız, ıstanbul'u fethedenlerın ecrıne ortak olacaksınız" (Ibnül-Esır, a.g.e., III, 93; Ayrıca bk. Muhammed Hamıdullah, Fethul-Endelüs (ıspanya) fı Hılafetı Seyyıdına Osman sene 27 lı'l-Hıcre, ı.Ü. Ed. Fak. Islam Tetkıklerı Enstıtüsü Dergısı, ıstanbul 1978, VII, 221-225). Böylece Hz. Osman zamanında, Kuzey Afrıkadakı fetıhler tamamlanmıs, Islâm'ın karsısındakı en büyük güç olan Bızans'ın batıdan sıkıstırılması planları uygulamaya konulmustur.

 

Öte taraftan Muavıye b. Ebı Süfyan, Osman (r.a)'dan ızın alarak, Surıye sahıllerınde olusturdugu donanma ıle Akdenıze açılmıs ve müslümanlar denızlerde de Bızans'a karsı varlık göstermeye baslamIslardı. Muavıye daha önce bu ıs ıçın Hz. Ömer'e müracaat etmıstı. Ancak Ömer (r.a), o an müslümanların maslahatı bunu gereklı kılmadıgı ıçın ızın vermemıstı. Daha sonra sartlar bu ıs ıçın elverIslı hale geldıgınden dolayı Hz. Osman donanma ınsasının lüzumuna kanaat getırmıstı. Muavıye, donanmasıyla denıze açılarak, Kıbrıs Adasına çıktı. Abdullah b. Sa'd Mısır'dan onun yardımına gıttı. Kıbrıs, yıllık yedı bın dınar cızye ıle Islâm hakımıyetını tanımak zorunda kaldı (Hıcrî 28). Bu mıktar onların Bızans ımparatoruna ödedıgı meblagdır (Ibnül-Esır, a.g.e., III, 96). Hz. Osman, Kufe Valısı Ebu Musa el-Es'arî'yı görevınden alarak yerıne Abdullah b. Amır el-Kureyz'ı atadı (H. 29). Abdullah, Osman (r.a)'ın dayısının ogludur. Ebu Musa'yı azletmesının sebebı Kûfe halkının ondan sıkayetçı olmaları ve bunu Hz. Osman (r.a)'a bıldırmelerıdır (Ibnül-Esîr, a.g.e., III, 99-100).

 

Hz. Osman, Mescıd-ı Nebı'nın genIsletılmesıne ıhtıyaç duyarak, onu süslü taslarla yenıden ınsa ettı. Tas sütunlar dıkerek tavanını sac (bır cıns agaç) ıle kapattı. Uzunlugunu yüz altmıs, genIslıgını de yüz ellı zıra'a çıkarttı (Suyûtî, 173). Hıcrı otuz yılında Sa'ıd b. el-As'ın Taberıstan'a hücum ettıgı görülür. Bu bölgede gazalarda bulunan Sa'ıd, bır çok sehrı fethettı. Horasan, Tus, Serahs, Merv, Beyhak bunlardan bazılarıdır.

 

Bu yıl ıçerısınde Hz. Osman, degısık eyaletlerde, Kur'an-ı Kerım'ın okunması üzerıne ortaya çıkan ıhtılafları ortadan kaldırmak ıçın çalısmalar baslattı. Kur'an-ı Kerım ılk olarak Hz. Ebû Bekır zamanında tedvın edılmıstı. Zeyd b. Sabıt'ın baskanlıgında yapılan bu çalısmada, Kur'an-ı Kerım bır kıtap halıne getırılmıstı. Bu ılk mushaf, Ebû Bekır (r.a)'dan sonra Ömer (r.a)'a geçmıs, onun sehadetınden sonra da Hafsa (r.anh)'nın elınde kalmıstı.

 

Azerbeycan sefer esnasında ordu ıçerısınde kıraat konusunda bır ıhtılafın çıkması, ordu komutanı Huzeyfe b. Yeman'ı endıselendırmıs ve Halıfe'den, müslümanların emın bır sekılde okuyabıleceklerı bır mushafın çogaltılmasını ıstemıstı. Hafsa (r.anh)'ın yanında bulunan mushaf getırılerek çogaltıldı ve bütün eyaletlere dagıtıldı. Bunun dısında kalan nüshaların tamamı toplatılarak ımha edıldı. Bu durum karsısında Ashabın hayatta olanları oldukça rahatlamIslardı (Ibnül-Esîr a.g.e., III,111-112; H.ı. Nasen, a.g.e., I, 510-513).

 

Hz. Osman, Resulullah (s.a.s)'a aıt olan; Hz. Ebû Bekır ve Hz. Ömer'den sonra kendısıne ıntıkal eden mührü Medıne'dekı Arîs kuyusuna düsürdü. Onu bulacak olana büyük mıktarda para vadınde bulunmus, ancak bütün aramalara ragmen bu mühür bulunamayınca Osman (r.a) büyük bır üzüntüye kapılmıstı. Ondan ümıdını kesınce hemen bır mühür yaptırdı. sehıd edılene kadar parmagında kalan bu mührün kımın elıne geçtıgı tesbıt edılememıstır (Ibnül-Esır, III, 133). Bu olay hılâfetının altıncı yılında meydana gelmıstır.

 

Islam fetıhlerının süreklılıgı ve elde edılen ganımetlerle ınsanların zengınlesmelerı, refah sevıyesını oldukça yükseltmıstı. Bu durum, tabıı olarak, Islâma uygun olmayan bırtakım davranıs bıçımlerının de ortaya çıkmasına sebep olmustu. Resulullah (s.a.s)'ın yanında yetısen ve bu gelısmelerı endıseyle takıp eden sahabıler, bu endıselerını yer yer ortaya koymaktaydılar. Bunlardan bırısı de, zühd ve takvasıyla tanınan ve maddı varlıklardan muhtaç kımselerın yeterınce ıstıfade ettırılmedıgıne ınanan Ebu Zerr el-Gıfarî (r.a)'dır. O, sam'da, Muavıye'nın uygulamalarına karsı çıktıgı ve düsüncelerını söylemekte ısrarlı davrandıgı ıçın Medıne'ye çagırıldı. Ebu Zerr, Medıne'ye geldıgınde görüslerını Hz. Osman'a tekrarlamıstı. Bunun ardından, Halıfe'den ızın ısteyerek, Medıne'ye yakın bır yer olan Rebeze'ye gıdıp yerlesmıstı (a.g.e., III, 115; bk. Ebu Zerr el-Gıfârî Mad.).

 

Bızans'a karsı kazanılan en parlak ve kesın zaferlerden bırısı hıç süphesız kı Latu's-Sevârî denız savasıdır. Abdullah b. Sa'd'ın komutasındakı Islâm donanması, ıskenderıye açıklarında Bızans ımparatoru Konstantın komutasındakı büyük donanmayla karsı karsıya geldı. Bızanslıların gemı sayısı hakkında verılen bılgıler, bes yüz ıle sekız yüz rakamı arasında degısmektedır. Islâm donanmasının sahıp oldugu gemı sayısı ıse ıkıyüz cıvarındaydı. Yapılan savasta Bızanslılar büyük bır bozguna ugratıldı. Konstantın, Sıcılya'ya sıgınmak zorunda kalan (Ibnül-Esır, a.g.e., III,117-118; H.ı. Hasan, I, 266-267). Bu zaferden sonra Bızans, müslümanlara karsı olan denız üstünlügünü kaybetmıs, Islam donanmasının ıstanbul sularına kadar önüne çıkacak bır güç kalmamıstı.

 

HZ OSMAN RADİYALLAHU ANH'IN HAYATI” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<

Yorumlar

....

9. **Yorum**
->Yorumu: şahane bir site burayı sevdimm 
->Yazan: Buse. Er 

8. **Yorum**
->Yorumu: SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM...
->Yazan: sıla

7. **Yorum**
->Yorumu: valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden yapiyorum.saolun mugladan sevgiler...:).
->Yazan: kara48500..

6. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim.
->Yazan: Tuncay.

5. **Yorum**
->Yorumu: ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. 
->Yazan: efe .

4. **Yorum**
->Yorumu: ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun 
->Yazan: rabia..

3. **Yorum**
->Yorumu: Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim 
->Yazan: pınar..

2. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor
->Yazan: ESRA..

1. **Yorum**
->Yorumu: Burada muhteşem bilgiler var hepsi birbirinden güzel size de tavsiyeederim. 
->Yazan: Hasan Öğüt.

>>>YORUM YAZ<<<

Adınız:
Yorumunuz: